Agrubu döviz bürosu açmak için ortalama olarak 1.500.000 TL sermaye ayırmanız gerekiyor. B grubu döviz bürosu açmak içinse ortalama 800.000 TL sermayeye gerek var. Advertisement. Başvuru ücreti, teminat tutarı, dükkan konumu, kirası, dekorasyonu da sermayeyi etkileyecek olan durumlardan olduğunu unutmayın. Kazaylailgili diğer belgeler; Vefat Durumunda Tazminat İçin Gerekli Olan Belgeler . Eğer bu kazada vefat ya da vefatlar gerçekleşmiş ise o zaman sizden istenen belgeler şunlar olacaktır. Trafik kazası tespit tutanağı; Ölüm muayene raporu; Aile nüfus kayıt örneği; Veraset ilanı; Vefat eden kişinin gelir durumunu belgeleyen evrak Bize ulaşın: Tel : 0216-4910985. e-mail: atercume@gmail.com. www.pendiktercume.com. Aydın Tercüme Bürosu olarak, Irak'ta Şirketinizin Şubesinin açılması için gerekli olan prosedürler hakkında danışmanlık ve tercüme hizmeti vermekteyiz. Tercüme ve Tescil işlerinizi (Yeminli Tercüme, Noter tasdiki, Bakanlık ve Konsolosluk Gerekliözel dedektif olma şartlarını sağlayan girişimcilerle faaliyete alınabilen dedektiflik büroları, kişisel ve kurumsal alanda profesyonel hizmet vermektedir. Dedektiflik bürosu nasıl açılır sorusunun yanıtı, şirket açılışı için paraleldir. Şahıs, limited veya anonim şirketi olarak özel dedektif ofisi Mimarlık Ofisi Açmak İçin Gerekli Belgeler. Mimarlık ofisi veya bürosuda diyebiliriz, açmak için neler gerekir sizler için sıraladık. Mimarlar Odası’na kayıt olunarak imza yetki belgesine sahip olunmalıdır (Yalnızca vergi mükellefi olduktan sonra büro tescili almak kaydı ile imza yetkisi verilir.) Kira sözleşmesi. Vergi cash. EVLİLİKEvlilik yaşı TMK madde 124 Erkek veya kadın 17 yaşını doldurmadıkça evlenemez. Diğer hukuki işlemler için asgari yaş sınırı 18’dir. Ancak, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak buldukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir. Yargıç kararını verirken, kişilerin evlilik için gerekli ruhsal ve bedensel olgunluğa sahip olup olmadıklarına dikkat eder. Evlenme koşulları TMK madde 124, 125, 126, 127 Ayırt etme gücüne sahip olmayanlar evlenemez. Küçük, yasal temsilcisinin izni olmadıkça evlenemez. Kısıtlı, yasal temsilcisinin izni olmadıkça vesayet altında ise ve vasisi izin vermiyor ise kişi mahkemeye başvurarak izin isteyebilir. “Hâkim, haklı sebep olmaksızın evlenmeye izin vermeyen yasal temsilciyi dinledikten sonra, bu konuda başvuran küçük veya kısıtlının evlenmesine izin verebilir,” madde 128. Evlilik izni için ikametgahın bulunduğu “Sulh Hukuk Hakimliği”ne başvurulur. Akıl hastaları evlenmelerinde tıbbî sakınca bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemez madde 133. Bir yandan bu madde “normal” yaşam sürebilecek olup da tıbben sorunu olmayan kişilerin evlenme haklarının önünü açıyor olsa da, uygulamada kadınlar açısından sorunlarla karşılaşmak mümkün. Eskiden akıl hastalarının evlenmeleri kanunen tamamen yasakken bile, resmi olmayan nikahlarla bir akıl hastası zorla/görücü usulüyle bir kadınla evlendiriliyor, kadın istemeden de olsa bu kişinin bakımını üstlenmek zorunda kalıyordu. Bu madde ile kadına haksızca ve rızası olmadan bindirilen bu yükün resmileştirilmeye çalışılması söz konusu olabileceğinden, dikkatli olmak gerektiğini düşünüyoruz. Zorla evlendirme madde 149, 150, 151 ve zamanında başvuru madde 152 Hiç kimse zorla evlendirilemez. Kişi küçük de olsa öncelikle kendi izni alınır. Kişi yasanın evlenmek için aradığı yaştan büyük ise nikâh memurunun önünde hayır diyebilir ve kimse kendisini evet demeye zorlayamaz. Zorlandığı durumda savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. Bir genç kız zorla evlendirilmiş ise; i Cinsel birleşmeyi reddebilir. Eğer zor kullanılarak bu birleşme yapılmaya zorlanırsa savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. ii Zorla evlendirildiği için TMK’nın 149, 150 veya 151. maddelerine dayanarak evliliğin iptali davası açabilir. Bu dava evlenme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde açılmalıdır madde 152. Başlık parası Başlık parası erkeğin evleneceği kadının babasına ödediği bir miktar paradır. Başlık parası yasal değildir ve bu konudaki sözlü anlaşmaların hiç bir geçerliliği yoktur. Çeyiz Çeyizle ilgili herhangi bir yasal düzenleme yoktur ancak kadın getirdiği eşyayı kanıtlaması halinde ayrılırken bu mallarını geri alabilir. İspat için faturalar, belgeler veya tanıklar gerekebilir. Ancak bazı Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, geleneklerin icap ettirdiği şekilde “çeyiz” olarak adlandırılan takı ve eşyaların kadına ait olduğu kabul edilmektedir. Nişanlanma ve evlilik sırasında kadına hediye edilen şeyler kadına aittir. Dava yoluyla dahi kadından geri alınamaz. Evlilik öncesinde “mihir” senedi hazırlanmışsa, bu senette belirtilen malların kadına ait olduğu yasalarca da kabul edilmektedir. Evlenme sözleşmesi Nikah i. Resmi Nikah Birbiriyle evlenecek erkek ve kadın, içlerinden birinin oturduğu yer evlendirme memurluğuna birlikte başvururlar madde 134. Nikah kıymaya resmi memurlar yetkilidir. Belediye bulunan yerlerde nikah belediye başkanı veya onun bu işle görevlendirdiği vekili tarafından kıyılır madde 134. Köylerde evlenme isteği “köy ihtiyar heyetine” bildirilir ve nikah muhtar tarafından kıyılır. Yabancı ülkelerde evlenecek kişilerin her ikisinin de Türkiye vatandaşı olması durumunda, bulunulan ülkenin makamı, memuru veya Türkiye Konsoloslukları yetkilidirler. Taraflardan birinin yabancı olması durumunda bulunulan ülkenin yasalarına göre evlilik yapılır ve Türk hukukuna aykırı olmamak kaydı ile bu evlilik, Türkiye’de de geçerlidir Türkiye’de ise bir Türk vatandaşı bir yabancı uyruklu ile yetkili bir Türk makamı, memuru önünde evlenebilir. Yine ikisi de yabancı ise bir Türk yetkili memuru, makamı önünde evlilik sözleşmesi yapılır Evlendirme Yönetmeliği madde 12. ii. Dini Nikah; TMK madde 143, TCK, madde 237/3-4 Dini nikah ancak resmi nikah kıyıldıktan sonra kıyılabilir TMK, madde 143. Resmi nikah yapmadan sadece dini nikah yapmak veya resmi nikahtan önce dini nikah yapmak suçtur TCK, madde 237/3-4. Bu maddeye göre resmi nikahın kıyıldığını gösteren resmi belgeleri görmeden nikah kıyanlar da kıydıranlar da cezalandırılır. İmam nikahı kadına yasalar karşısında her hangi bir hak tanımaz. Kadın eşinden ayrıldığı takdirde nafaka talep edemez, mirasta pay sahibi olamaz. “Eşler oturacakları konutu beraber seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirler” TMK madde 186. Yeni Medeni Kanun, “aile reisliği” kavramını ortadan kaldırmıştır. Soyadı Mayıs 1997’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yasaya göre, kadın kocasının soyadının önünde, evlilik öncesi soyadını da kullanabilmektedir. YENİ KANUNESKİ KANUNEşler oturacakları konutu beraber seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirlerEvlilik birliğinin reisi kocadır. Koca ortak ikametgâhı seçerÇalışma 1990 yılına kadar, yasa TMK madde 159 evli kadınlara, ev dışında çalışabilmek için kocalarından izin alma zorunluluğu getirmekteydi. 1980’lerden sonra başlayan kadın hareketinin çabalarıyla bu madde tarihli Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilince bu zorunluluk ortadan kalktı. Kasım 2001’de kabul edilen yeni Medeni Kanun’un ilk tasarısında bu kararın iyice somutlaştırılması ve yasada, “Eşlerden her biri, meslek veya iş seçiminde diğerinin iznini almak zorunda değildir” şeklinde bir madde yer alması öngörülmüştü madde 192. Ancak erkek egemen anlayışın çabalarıyla madde değiştirilerek, “Eşlerden her birinin meslek ve iş seçiminde ve bunların yürütülmesinde evlilik birliğinin huzur ve yararını göz önünde tutacağı…” şeklinde, kadınların zararına esnetilmesi muhtemel bir cümle eklendi. BOŞANMA / AYRILIK KARARI / AYRI YAŞAMA / VELAYET / MALLARDA TASARRUF YETKİSİ Boşanma Medeni Kanuna göre kadın ve erkek için boşanma nedenleri farklılık göstermez, her iki taraf için de aynıdır. Boşanma nedenlerini şöyle sıralayabiliriz a Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir madde 161. Zina eylemi sadakatsizlik nedeniyle geçimsizliğe dayanarak boşanma davası açmak mümkündür. Dava açma hakkı olan eşin, zina olayını öğrendiği günden başlayarak altı ay içinde, ve zinanın yapıldığı tarihten itibaren her durumda dava açmaya hakkı vardır. Beş sene geçince dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı zinasını düzenleyen 441. madde, Anayasa’nın 10. maddesine yani “kanun önünde eşitlik” ilkesine aykırı bulunarak iptal edildi. Kadının zinasını düzenleyen TCK 440. madde de itibariyle iptal edildi. Böylece, zina ceza gerektiren bir suç olmaktan çıkarıldı. Artık zina sadece Medeni Kanuna göre boşanma sebepleri arasında yer alan bir fiil b Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir madde 162.Boşanma nedenini öğrendiği tarihten itibaren altı ay ve her durumda, boşanmaya yol açan olayın meydana geldiği günden itibaren beş sene içinde dava açmayan eşin dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı kastın anlamı açıktır Bir kimse için yaşamsal tehlike doğuracak nitelikteki eylemler diyebiliriz. Pek kötü davranma kavramı içine ise bir çok olay ve eylem girebilir. Örneğin, dövmek, eziyet etmek, zorla cinsel ilişki kurmak, ağır hakaretlerde bulunmak gibi. Onur kırıcı davranışın yorumu asıl olarak yargıca bırakılmıştır. Örneğin, kocanın kadının çalıştığı işyerine veya katıldığı kurs yerine gelip ona hakaret etmesi onur kırıcı bir davranış olarak kabul edilir. c Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir madde 163. “Küçük düşürücü” suçlar, yüz kızartıcı olan ve olmayan suçları kapsayan geniş bir kavramdır. Bu eylemler belirli bir sınırlamaya tabi değildir ancak örneklersek; hırsızlık, dolandırıcılık, ırza geçmek, fuhuşa zorlamak, adam öldürmek bu tür suçlar arasında sayılabilir. Bu ve benzeri birçok durumda boşanma davası açmak mümkündür. “Haysiyetsiz bir yaşam süren,” örneğin sarhoş gezip olay çıkaran, ya da “küçük düşürücü suçlar” işleyen, örneğin hırsızlık yapan bir kocaya karşı açılan davada, boşanma kararının verilmesi için durumun diğer eş için birlikte yaşamayı çekilmez hale getirmiş olması gerekçelerle her zaman boşanma davası açılabilir. Bir zaman sınırlaması yoktur. d Eşlerden biri, evlenmenin kendisine yüklediği görevleri yerine getirmemek için eşini terk ettiği veya haklı bir neden olmaksızın evine dönmediği takdirde, ayrılık en az altı ay sürmüş dört ay ayrı yaşama, iki ay da ihtardan sonra eve dönmeyi bekleme süresidir ve devam etmekte ise, terk edilen eş boşanma davası açabilir. Diğerini evi terketmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın eve dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır madde 164. Davaya hakkı olanın isteği üzerine hakim, diğer tarafa, iki ay içinde eve dönmesini ihtar eder. İhtar, gerektiğinde ilanen gazete ilanıyla olduğu gibi yapılır. Ancak, ayrı yaşama süresi dört ayı doldurmadıkça ihtar kararı verilmesi istenemeyeceği gibi, ihtar kararının karşı tarafa ulaşmasından itibaren iki ay geçmedikçe boşanma davası açılamaz. Medeni Kanun’a göre eşler evlerini beraber seçerler, kendilerine yapılacak olan bütün tebligatlar bu adrese yapılır ve hukuken işleyecek süreler bu tarihten itibaren işler. Bununla birlikte, evli bir kadın isterse ayrı bir ev tutarak orada yaşayabilir, kimse onu kocasıyla beraber yaşadığı eve dönmeye zorlayamaz. Ancak kocası onun evine dönmesini isterse ona resmi bir yazı göndererek “terk” nedeniyle boşanma davası prosedürünü başlatabilir. e Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tesbit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açılabilir madde 165. f Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir madde 166. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir. Madde 166 dışında saydıklarımız özel boşanma nedenleridir. Madde 166 ise genel boşanma nedenidir. “Terk” dışında kalan bütün diğer boşanma nedenleri, aslında genel boşanmanın kapsamına da girmektedir. Bunun yanı sıra, boşanmaya yol açabilecek bir çok neden bu maddenin kapsamına girer; sevgi ve saygının bitmesi, kadının gelirinin zorla elinden alınması, aşağılama, eşin suç işlediğini ihbar ederek cezalandırılmasına yol açmak gibi. Ancak madde 166 dışındaki boşanma maddeleriyle dava açıldığı taktirde, boşanma daha hızlı ve daha kesin olarak gerçekleşir. Genel boşanma maddesi ile dava açmak, hakimin takdir yetkisini artırmakta, davaların uzamasına neden olmaktadır. Yine bu maddeye dayanarak, evliliği bir yıldan fazla sürmüş olan tarafların, her konuda anlaşmaları ve mahkemede hazır bulunmaları halinde, tanık dinlenmesine de gerek olmadan tek celsede boşanmaları mümkündür. Bu maddeye göre; boşanma nedenlerinden herhangi birine dayanarak açılmış olan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleşmesinden itibaren üç yıl geçmesi halinde, hangi nedenle olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa, eşlerden birinin talebi üzerine boşanmaya karar verilir. Kadının boşandığı erkekle tekrar evlenmesi veya evlenmeden bir araya gelmesi konusunda hiç bir kısıtlama yoktur. Ayrılık kararı / Ayrı Yaşama Medeni Kanun madde 170’e göre “Boşanma sebebi ispatlanmış olursa hâkim boşanmaya veya ayrılığa karar verir.” Boşanmak için mahkemeye başvurulmuş ise ve hâkim tarafların barışabileceklerini düşünüyorsa ayrılık kararı verebilir ama ayrılık istemi ile mahkemeye başvurulmuş ise boşanmaya karar verilemez madde 170. Boşanma nedenlerinden birine dayanarak ayrılık kararı için mahkemeye başvurulabilir, bu takdirde yargıç bir yıldan üç yıla kadar ayrılık kararı verebilir. Bu ayrı yaşama kararından sonra taraflar hâlâ bir araya gelmemişlerse, bir tarafın isteği ile boşanmaya karar verilir madde 171-17 BOŞANMABOŞANMA SEBEPLERİ Türk Medeni Kanunun da boşanma sebepleri beş ana başlık altında toplanmıştır,Bunlar sırasıyla,– Zina Madde 161,– Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış Madde 162,– Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme Madde163,– Terk Madde 164,– Akıl hastalığı Madde 165– Evlilik birliğinin sarsılması Madde 166 şeklinde sıralanmıştır. Hakim kanunda yazılan sebeplerden başka sebeplere dayanarak boşanmaya karar veremez. Bu zorunluluk kanunilik ilkesinin bir gereğidir. BOŞANMADA TAZMİNAT ve NAFAKA1 Maddi ve manevi tazminat Madde 174 – Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilirTMK 174 md. hükmü gereği maddi tazminat talebinin kabulü için;1- zararının mevcut olması,2- talep eden şahsın kusursuz veya daha az kusurlu olması ve3- tazminat istenen eşin kusurlu olması gerekmektedir 2 Yoksulluk nafakası Madde 175 – Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.”TMK 175. md. hükmü gereği yoksulluk nafakası talebinin kabulü için; 1- talep edilmesi,2- talep edenin boşanma yüzenden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi,3- talep eden şahsın kusurunun daha ağır olmaması gerekmektedir. Burada Dedektif ile ilgili merak ettiğiniz Herseyi Bulabilirsiniz 2015 dedektiflik bürosu DEDEKTİFLİK BÜROSU AÇILMASI Dedektiflik hizmeti ülkemizde faaliyet gösteren ve son zamanlarda şubelerinin sıkça artmasıyla bir meslek olmuştur. Birçok konuda faaliyet gösteren dedektiflik hizmeti eş takibi, evlilik öncesi takibi, sahte evrak araştırması, çocuk ve öğrenci takibi, hırsızlık, şirket araştırması, gizli müşteri, kayıp şahıs takibi vb. gibi alanlarda hizmet vermektedir. Ülkemizde dedektif firmaları özellikle büyük şehirlerde hizmet vermektedir. Ülkemizde son zamanlarda eş takibi ve evrak takiplerinde kişi ve şirketlerin sıklıkla başvurduğu bir hizmettir. Dedektif hizmeti verebilmek için tabii ki çeşitli mercilerden gerekli izin ve belgeleri almanız şarttır. Dedektiflik hizmeti vermek isteyen kişinin bulunduğu şehirde özel dedektif hizmeti verebilmesi için olması gereken şartları yerine getirebilmesi gerektiğini unutulmamalıdır. Bu hizmeti vermek isteyen kişinin özel dedektif hizmeti verilebilmesi için gerekli olan ekipmanlara sahip olmanız gerekmektedir. Bu ekipmanlar hizmet vereceğiniz dedektiflik bürosunda kullanılacak olan takip, delil ve gerekli araştırmalar yapabilmeniz için gerekli olacak araç ve gereçler olacaktır. Eğer elinizde kişi takibi ya da benzeri olaylar için yeterli araç ve gerekler yoksa bu sizin yapacağınız araştırmanın sıkıntılı olacağının en büyük göstergesidir. O yüzden elinizde özel dedektiflik hizmeti için gerekli olacak bütün gereksinimlerin olması şarttır. Dedektif firması açmak için yeterli maddi olanaklarda sahip olmanız gerekecektir. Açacağınız büronun masrafları ve çalışmalarınız için gerekli olan cihazlar için elinizde belirli bir bütçe olması gereklidir. Bayilik alacağınız firmadan araç ve gereçleri kullanma hakkında eğitim almanız gerekli dedektiflik şirketlerinin birçoğu bu hizmeti genişletmek için bayilikler verebiliyor. Bayilik aldığınız yer ile sürekli iletişim halinde olmanız ve bu iletişim içinde açacağınız bayide sağlam bir iletişim temelinin kurulu olması gereklidir. Dedektif bürosu ilk önce küçük bir ekiple kurulabilir. Yasa dışı olan hizmetler kesin olarak kabul görmez ve bayilik olan kişilerin bu uyarılarına dikkat edip etmedikleri kontrol altında tutulur. Bayilik özel dedektiflik firmasındaki uzman kişiler tarafından yeterli eğitim ve bilgileri aldıktan sonra özel dedektif hizmet verebilirsiniz.

dedektiflik bürosu açmak için gerekli belgeler